Olimpos Dağı’nın açık bir şekilde görüldüğü güneşli Selanik gününde kendimizi kumsala ve deniz kenarındaki şirin mekanlara bırakmak için yola çıktık. Olimpos Dağı, biz Kamara’ya inene kadar yokuş boyunca bize eşlik etti ve Kamara’ya vardığımızda 8 numaralı otobüs ile önce İkea’ya ve oradan da 69A ile Τσαΐρια( Çayıri ) diye bilinen kumsallık bölgeye geldik. Burası daha…
(Bu yazıyı okumak 2dakika20saniyenizi alacaktır.) 2014’te Avrupa Gönüllü Hizmeti projemin bitişi ile yazdığım yazı. Sanki dün gelmiş gibiyim Selanik’e ama hiç de öyle olmadığını haftaya projen bitiyor dediklerinde anladım. Avrupa Gönüllü Hizmeti’nden nasıl haberim oldu ? Hikayemin başına dönersek bir arkadaşımın beni telefonla arayıp bir proje var ve ben işimden dolayı gidemeyeceğim sen gider misin…
Hepimizin aklındadır bir yerlere gitmek, yeni yerler keşfetmek, oraları gezmek. Çoğu zaman fotoğraflayıp paylaşmak ve biraz da oralarda yaşamak isteriz. Bazen iş, bazen aşk bazen de merakımız nedeniyle bir yerlere gitmişizdir. Bu yerin illa farklı bir kıta, farklı bir ülke, farklı bir şehir olmasına gerek yok; değiştirdiğimiz ilçeler ve semtler bile hiç unutmayacağımız izler bırakabilir.…
Arkadaşlarımızla sıcağından bunaldığımız Selanik’ten uzaklaşmak ve yeni yerler keşfetmek istedik. Lise boyunca tarih kitaplarından okuduğumuz Kavalalı Mehmet Ali Paşa’nın evini ve yaşadığı şehri görmeye karar verdik. Kiraladığımız araba ile 2 saatte nefis manzaralar izleye izleye Kavala’ya ulaştık. Sabah evden erken çıkmıştık, karnımız biraz açtı. Belki 3-4 saat daha yemek yemesek çok da o açlığı hissetmeyecektik…
Özür dilerim Selanik’ten, ona bir şehir dediğim için. Onu sadece bir şehir olarak tanımlamak çok büyük haksızlık olur. Oraya gittiğiniz ilk andan itibaren boğucu olmayan havası sizi kucaklıyor. Hiç üzülmeyeceğiniz, mutsuz olmayacağınız topraklarda olduğunuzu size hissettirdikten sonra, sevgililerin ilk el ele tutuşması gibi usulca elinizden tutuyor. El ele kordon boyunca yürürken denizle birleşmiş görüntüsüyle Olympos…
Bir önceki yazımda Volos ziyaretimin nasıl ortaya çıktığını ve Kokkino çifti ile nasıl tanıştığımızı anlatmıştım. Şimdi de Volos’da yaşadığım unutulmaz misafirliği anlatacağım. Kokkino çifti ile tanışmamızın üzerinden 1,5-2 ay geçmişti ve ben artık bir hafta sonumu Volos’da Kokkino çiftinin evinde geçirmeyi düşündüm. Apostolos’u arayıp oraya gelmek istediğimi ve müsait olup olmadıklarını sorduğumda bu hafta Yunanistan’daki…
Sınavlarımdan dolayı sürekli gidip geldiğim Selanik-İstanbul arasında birçok ilginç insan ile tanıştım. Genellikle Avrupa turunu İstanbul ile sonlandırmak isteyen yabancılar veya Avrupa turuna başlayacak Türk turistler. Onlar ile Selanik’e yolculuk ederken Selanik’te neler yapabileceklerini, İstanbul’a doğru yolculuk ederken de İstanbul’da kesinlikle nereye gitmeleri gerektiklerini anlattım. Birkaçı ile gittiğimiz ülkede buluşup birlikte gezdik, kültürler arası yolculuk…
Daha önce bahsettiğim Volos gezisi sırasında bir gün Makranitsa köyünü ziyaret etmiştim. Köyün tarihi çok eskiye dayanıyor. Bizim Safranbolu evlerinin taş halini düşünün. Küçük bir meydanı olan köyde kültür merkezi ve kilise var. Onun dışında bir de halk müzesi var. Köy uzaktan çok güzel gözüküyor. Köyün içerisine girdiğinizde de sürekli tepeye doğru tırmanmak biraz da…
Harika manzaralı bir evde birbirini seven bir çiftin misafiri olmak gerçekten çok güzeldi. Onlar ile bazen Türk-Yunan ilişkileri üzerine konuşuyor bazen de sadece manzarayı izliyorduk. Her Yunan ile bir araya geldiğinde olmazsa olmaz ortak kelimeleri tüketmiştik bile. Etiyopya’da neler yaşadıkları, benim mesleğim ile ilgili düşüncelerim, kavgasız barış dolu bir dünya için neler yapılması gerektiğine kadar…
Evimiz Selanik’in Kastra bölgesinde yani tepedeydi. Evden çıktığımızda kendimizi yokuşa bırakıyor ve sağı solu izleyerek kordona geliyorduk. Eski Osmanlı evlerinin olduğu Arnavut kaldırımlı taş sokaklardan yürümek en keyiflisiydi. 1917 yılında çıkan yangında sahilden itibaren tepeye kadar birçok ev yanmış. Yangın, Atatürk’ün evinin oralardayken söndürülmeye başlanmış ve az da olsa geriye iki katlı Osmanlı evlerinden kalmış.
Şahin Uzunşimşek 